NEDEN VARSIN!

Romanlarım neyi anlatıyor...

İnsanların mutlu olması gerektiği halde, mutsuz olmak için neden çaba harcadıklarını ve neden mutlu olmak için savaşmadıklarını göstermeye çalışmaktı. Hata yapmadığını düşünen birçok insana göstermek istediğim şu ki; hatasız hiçbir kul yoktur. Masumiyet sadece bebekliğin verdiği anlardır. Büyüme çağına giren her fani, zamanla hata yapmakta ve günah işlemektedir. Doğrunun ya da yanlışın ne olduğunu anlamayan birçok kesim var. İnsanlar hata yaparak hayatı öğrenir aslında. Sonra yaşamın ne kadar kıymetli, şükrün ve sabrın ne kadar kutsal olduğunu...

Biz insanoğlu, nefsimizin arzularına bazen istemsiz boyun eğiyoruz. Kötü alışkanlıklarımız oluyor ya da kıskançlık ile kibrimizi yüksek tutuyoruz. Yanlış olduğunu bile düşünemiyoruz. Bazen yüzümüze vurulan gerçekleri bile kabul etmiyor, üste çıkıyoruz. Aslında o kadar kutsal varlıklarız ki biz, bir kere düşünen canlılarız. Hayatın bize sundukları, mesela hangi canlıda var. Düşünsenize bir ağacın ya da bir hayvanın günah işleme lüksü bile yok. Yaşaması gerektiği gibi yaşıyor. Merhametin, hoşgörünün, paylaşmanın azaldığı bir dönemdeyiz. İnsanlar ellerine verilen fırsatları değerlendirmiyor, her zaman daha içeri yönelik olup her şeyi kaybediyor. İblisin çocukları ise bu başarının şarabını içerken, biz insanların çok kolay bir şekilde kazanacağımız savaşta şükretmekten ve sabırlı olmaktan uzak duruyoruz.

Ne mutlu ki kendini bulanlar, onlar şanslı insanlar. Hayatlarında acı da olsa, keder de olsa, yaşamaktan asla vazgeçmeyenler her sıkıntıya şükredip, her acıya sabredenler.